3 Ekim 2011 Pazartesi

Ratcatcher


Kadın elinden çıkmış bir kaç film izledikten sonra, kadın yönetmenlere ilgim oldukça arttı. Bu yüzden bu aralar daha çok kadın yönetmenlerin ellerinden çıkmış filmler izlemeye özen gösteriyorum. Bunun sonucunda izlediğim filmlerden biri de Ratcatcher.

Glasgow doğumlu bir yönetmen olan Lynne Ramsey, ilk uzun metrajlı filminide, büyüdüğü topraklarda çekerek, oldukça doğru bir iş yapmış. Ramsey fotoğrafçılıktan gelme bir yönetmen ve bu yeteneğini de sinemada başarılı bir şekilde kullanıyor. Kısa filmlerle başladığı sinema kariyerine Ratcatcher, Morvern Caller ve son olarak adını daha çok duyuran We Need to Talk About Kevin ile devim ediyor.

Filme gelecek olursak, konusu bize yabancı değil. Çocuk yaşta olan kahramanımız, yaşadığı olaylar sonucunda ne çocuk kalabilmiş ne de büyüyebilmiştir. Aralarda bir yerlerde saplanmış, bu iki ruh hali içinde gidip gelmektedir. Bunun en güzel örneği de François Truffaut'n Les Quatre Cents Coups filmidir. Haliyle Ratcatcher bu film kadar başarılı olmasa da türün güzel örneklerinden biri olmayı başarıyor.

Filmdeki diğer göze çarpan unsursa, kahramanımızın yaşadıklarından kaçış noktası olarak çavdar tarlasını seçmiş olması. Konusu itibariyle film, J.D. Salinger'in The Catcher in the Rye romanını anımsatıyor.

1 yorum :